Oğuz Baran - DoktorTakvimi.com

Travmalar

Kafatası Kırığı

Kafatası kırıkları, kafa travmaları sonrasında oldukça sık görülen bir durumdur. Genellikle ciddi beyin yaralanması ile beraber değildirler. Kafatası kırığı olan her hastada kanama riski olduğundan yakın izlem gereklidir.

  1. 1. Lineer kırıklar: Direkt grafiler ve/veya bilgisayarlı tomografi (BT) ile tespit edilirler. Kanama riski açısından izlem gereklidir. Basit kırıklarda herhangi bir tedavi gerekmez.
  2. 2. Çökme kırıkları: Kafatası kemiğinin br bölgesinin beyne doğru çöktüğü durumu ifade eder. Kafatası kalınlığından daha fazla çökmüş olan kemik parçaları cerrahi olarak kaldırılmalıdır.  Tedavi doğrudan altta yatan beyin yaralanmasına yöneliktir.
  3. 3. Açık çökme kırıkları: Cilt bütünlüğünün bozulduğu çökme kırığını ifade eder. Açık yaradan sinir dokusu veya beyin omurilik sıvısı kaçağı olabilir. Bu durum aciliyet ifade etmekte olup, kemik parçaların cerrahi olarak kaldırılıp beynin zarlarının tamir edilmesi gerekmektedir.
  4. 4. Kafa tabanı kırıkları: Bu kırıklar çoğu kez direkt grafilerde görülmezler. Tanı burundan (rinore) veya kulaktan (otore) BOS fistülü gibi fiziksel bulgularla ve bilgisayarlı tomografi (BT) ile konulur. Kafa tabanında tamir gerekebilir.

Akut Subdural Hematomlar

  • Akut subdural hematom, genellikle beyin yüzeyindeki damarların gerilmesi ve yırtılması nedeniyle beynin yüzeyi ile beynin dış zarı olan dura arasında gelişen kan birikimidir.
  • Travmatik akut subdural hematomlar, tüm kafa yaralanmaları arasında en ölümcül olanlardandır.
  • Tüm travmatik beyin hasarı vakalarının %10-20’sinde akut subdural hematom görülmekte olup ölümcül yaralanmaların %30’unu oluşturmaktadır.

Tanı&Tedavi

  • Subdural hematomların en iyi teşhis yöntemi bilgisayarlı tomografi (BT)’dir.
  • Çoğu akut subdural hematom hastasının hastane girişinde yapılan muayenede Glasgow Koma Skalası (GKS) skoru düşük saptanmaktadır.
  • En geniş bölgesinde 1 cm veya daha büyük saptanan subdural hematomlar acil cerrahi tedavi gerektirmektedir. Daha küçük boyutlu subdural hematomlar ise yakın takip edilebilir. Tüm hastalara yoğun bakım ünitesinde izlem gereklidir.
  • Cerrahi olarak; kraniyotomi ile subdural kanama boşaltıldıktan sonra gerekli hallerde kemik flep batına yada bacağa konulabilmektedir.

Sonuçlar

  • Beyin hasarı sonrası gerçekleşecek olan iyileşme, hastadan hastaya büyük farklılık göstermektedir.
  • Akut subdural hematom hastalarının ölüm oranı %50 ila %90 arasında değişmektedir.
  • Hastaların küçük bir kısmında beyin işlevleri tam veya kısmi olarak düzelmektedir.
  • Subdural kanama sonrası nöbet sıklıkla karşılaşılan bir durumdur.
  • Hastaneye erken ulaşan hastalar, genç erişkinler, Glasgow Koma Skoru yüksek hastalar, beyin sapı refleksleri korunmuş hastalar ve ciddi beyin yaralanması olmayan hastaların tedaviden fayda görme şansı daha yüksek bulunmuştur.

Kronik Subdural Hematomlar

  • Kronik subdural hematom, beyin ile dura arasında oluşan kronik vasıflı kanamalara verilen addır.
  • Beyin atrofisi nedeniyle beyin ile beynin zarları arasında yer alan köprü venler gergin bir hal alır. Travma ile bu damarlar sebebiyle kanamalar oluşmaktadır.
  • Hastaların yarısından çoğu travmanın neden olduğu kazayı hatırlamamaktadır. Bunun nedeni, kafaya alınan küçük bir çarpma gibi nispeten önemsiz travmaların bile bu yavaş kanamalara sebep olabilmesidir.
  • Bulgular, travmayı takip eden haftalar/aylar içerisinde ortaya çıkmaktadır.
  • Kanama başlangıçta daha sert bir kıvamda iken zaman içerisinde sıvı bir hal alır.
  • Diğer risk faktörleri arasında alkol kullanımı, nöbet, anti-koagülan ve/veya anti-aggregan ilaç kullanımıdır.
  • En sık görülen semptom, baş ağrısıdır. Diğer semptomlar arasında ise uyuşukluk, hafıza problemleri, kafa karışıklığı, halsizlik, bulantı, kusma, görme bozukluğu ve nöbet bulunmaktadır.
  • Büyük hematomlu hastalarda farklılaşan derecelerde kuvvet kaybı ve bilinç değişikliği görülebilmektedir.

Tanı&Tedavi

  • Tanı için bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI)’den yararlanılmaktadır. Kronik subdural hematomların yoğunluğu değişmekte olup beyin yüzeyinin büyük bir kısmına yayılabilme özelliğine sahiptir.
  • Semptomu olan, nörolojik muayenesinde bulgusu olan veya büyük kanaması olan kronik subdural hematomlu hastalar cerrahi olarak tedavi edilmelidir.
  • Cerrahi işlemde hastanın kafatasında bir veya iki burr-hole (delik) açılarak kanama boşaltılmakta ve dren yerleştirilmektedir.

Sonuçlar

  • Beyin hasarı olan hastalarda iyileşme, hastadan hastaya büyük farklılık göstermektedir.
  • Hastaların %80-90’ında kronik subdural hematom drenajından sonra beyin fonksiyonlarında önemli oranda iyileşme görülmektedir.

Epidural Hematomlar

Epidural hematom, kafatası ile dura arasında kanama olması durumudur.

  • Genellikle kafatası kırığına eşlik eder, kırığın hasar verdiği damardan kanama ortaya çıkmaktadır.
  • Epidural hematom sıklığı, subdural hematomların yaklaşık yarısı kadardır ve genellikle genç erişkinlerde görülmektedir.
  • Erkeklerde kadınlara göre dört kat daha sık görülmekte, nadiren 2 yaşından önce veya 60 yaşından sonra görülmektedir.
  • Epidural hematomun klasik semptomlarının arasında baş ağrısı, kusma, bilinç kaybı, nöbet, nöral fonksiyonlarda bozulma,  kan basıncının yükselmesi ve solunum güçlüğü yer almaktadır.

Tanı&Tedavi

  • Tanı için klasik olarak, bilgisayarlı tomografi (BT) kullanılmaktadır.
  • Bir diğer teşhis yöntemi ise manyetik rezonans görüntülemedir (MR). Ancak, BT daha hızlı bir işlem olup travma hastalarını değerlendirmek için başvurulan daha yaygın bir yöntemdir.
  • Beyin üzerinde baskı oluşturmayan küçük boyutlu epidural hematomlar takip edilebilir, ameliyatsız olarak gerileyebilirler.
  • Epidural hematomun en geniş noktasında 1 cm’den daha büyük olması halinde genellikle ameliyat gerekmektedir.
  • Tedavide, cerrahi olarak kanamanın boşaltılması ile beraber hematomun yeniden oluşmasının önlenmesi için kanamanın durdulması gerekmektedir.

Sonuçlar

  • Beyin hasarı sonrası gerçekleşecek olan iyileşme, hastadan hastaya büyük farklılık göstermektedir.
  • Tedavi sonucunun en önemli belirleyicileri arasında hastanın kabulü sırasında almış olduğu Glasgow koma skoru, pupil reaksiyonu, nörolojik muayene ve BT taraması yer almaktadır.
  • Nörolojik durumu iyi olan hastaların yaklaşık %90’ında cerrahi sonrasında olumlu sonuç alınmaktadır.
  • Serebral kontüzyonlar gibi travma ile ilişkili intrakraniyal yaralanmalar sonucu olumsuz etkilemektedir.
  • Erken tanı ve acil cerrahi müdahale, şiddetli epidural hematom hastalarında iyileşme şansını arttırmaktadır.

Doç. Dr. Oğuz Baran

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı

Koç Üniversitesi Hastanesi
Topkapı, Koç Üniversitesi Hastanesi, Davutpaşa Cd. No:4, 34010 Zeytinburnu/İstanbul

Yazı İçeriği

Oğuz Baran - DoktorTakvimi.com